Türkiye’yi sarsan Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depremin en çok etkilediği kentlerden biri de Hatay oldu. Kentte binlerce bina yıkılırken, hastaneler de hasar gördü. Depremzedelerin sağlık sorunlarına çözüm sunabilmek adına bazı noktalarda sahra hastaneleri kuruldu. İskenderun ilçesinde kurulan ve tamamen gönüllü ekiplerin çalıştığı sahra hastanesinde her gün yüzlerce hasta tedavi ediliyor. Depremin yaşandığı ilk haftadan bu yana çalışmaya devam eden hastanede farklı ülkelerden gelen doktorlar da sağlık hizmeti sunuyor. Onlardan biri de tıp eğitimini ABD’de alan ve 20 yıldır orada yaşayan Dr. Ali Üçok.
3 HAFTADIR GÖNÜLLÜ ÇALIŞIYOR
Aynı zamanda hastanenin koordinatörü olan Üçok, bir süre önce eşi Kacey, çocukları Victoria Neslihan ve John Demir ile Ankara’ya ailesinin yanına tatile geldi. Dönüş hazırlıklarına başladıklarında deprem haberini alan Dr. Üçok, ne yapabileceğini düşünürken bir arkadaşının İskenderun’daki hastanede çalıştığını öğrendi. Üçok, ABD’ye dönüş planını iptal edip eşi ve çocuklarını Ankara’da bırakarak depremzedelere yardımcı olmak için İskenderun’a geldi. Üçok, sahra hastanesinde 3 haftadır gönüllü çalışıp, hastaları tedavi ediyor.
Dr. Ali Üçok, “Burası yaklaşık 3 haftadır faaliyette. İlk günden bu yana hastası her geçen gün artıyor. Günde yaklaşık 400 hasta bakılıyor. Burada hayat devam ediyor. Kronik hastaların bakımı, pansumanlar, enkazdan bir şey çıkarmaya çalışırken oluşan hasarlardan dolayı geliyor. Hijyen düştüğü için maalesef çocuklarımız çok geliyor. Poliklinikte bakılabilecek tüm vakalara bakıyoruz. Burada çalışanların tamamı gönüllü. Türkiye’nin farklı illerinden gelen eczacı, doktor, uzman arkadaşlarımız, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen ekipler, tamamı gönüllü çalışıyor” ifadelerini kullandı.
‘VATANIMIZIN BİR UCU DİYE GELDİK’
20 yıldır ABD’de yaşadığını belirten Dr. Üçok, “Tıp eğitimimi de Amerika’da aldım ve bir süre orada hekimlik yaptım. Eşim ve çocuklarımla Türkiye’de tatildeydik. Dönüş hazırlığındayken deprem oldu. Hekim bir arkadaşımın buradaki hastaneye geldiğini öğrendim. ‘Yapabileceğim bir şey var mı?’ diye düşünerek çıkıp geldim. Belki hekimlik yaparım, belki temizliğe yardım ederim diyerek geldim. İhtiyaç da varmış. Vatanımızın bir ucu diye geldik” diye konuştu.
Antakya’daki yıkım karşısında çok şaşırdığı söyleyen Dr. Üçok, “Amerika’ya gitmeden önce Bolu’daki depremi görmüştüm. Orada da çok yıkım vardı ama buna benzer bir yıkım görmemiştim. Bu benim için büyük bir şok oldu. Bu tür afetler başka ülkelerde de oluyor. Herkesin şoku az çok benzer. Hiç kimse hayatının bir günde bu noktaya gelebileceğini düşünmüyor. İnsan olarak bizi çok etkileyen bir şey” dedi.