Coşkun Ergül – MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dün partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Bahçeli özetle şu mesajları verdi:
DEMOKRASİ NAMUSU: Milletimizin güçlü iradesi, DEM’lenmiş CHP’den hesap sormaya yeterlidir. Bedel ödemiş, acı çekmiş, şehit tabutu kaldırmış millet evlatlarının mecmuuyla; DEM’lenmiş CHP’nin oyları arasında büyük fark ortaya çıkmalıdır. DEM’lenmiş CHP’nin demokratik ıslah, terbiye ve tecziyesinin zamanı gelmiştir, işte o zaman 31 Mart’tır. Kendi içinde kavgalı siyasi partinin yerel yönetimlerden ayıklanması, idaresindeki belediyelerden atılıp uzaklaştırılması artık bir demokrasi namusudur.
LİVANELİ’YE TEPKİ: (Zülfü Livaneli’nin ‘31 Mart’ta ya gerici ordular, avcı taburları ya da hareket ordusu kazanacak’ açıklaması) Türkiye’de gerici ordu değil, kahraman TSK vardır ve düşman çatlamaktadır. Meselenin püf noktası, Livaneli’nin bu tarihi çarpıtmasını ve milli iradeye layık gördüğü alçak iftirasını gülümseyerek dinleyen İBB Başkanı’ndan sadra şifa tek bir itiraz gelmemiş olmasıdır. Bunlar Türkiye karşıtlığında buluşan, millete en ağır hakaretleri reva gören, sandığı ve demokrasiyi küçümseyen yeni yetme yobaz zihniyetlerdir. Millete gerici demek küfürdür, su katılmamış soysuzluktur.
HESABINI VERECEKLER: ABD ve İngiltere’nin Yemen’e saldırması, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki mezalimleri sadece mazlumların değil, aslında insan haklarının, insanlık onurunun, bölgesel huzur ve istikrarın hiçe sayılmasıdır. Dünyanın en yoksul ülkelerine saldırmak acizlik ve korkaklıktır. İsrail ve ABD günü geldiğinde damla damla akıttıkları kanların hesabını muhakkak vereceklerdir.
ABD SÖZDE MÜTTEFİK: ABD sözde müttefik bir ülkedir. Ancak Türkiye’ye karşı yapmadığı kötülük, oynamadığı oyun, tezgahlamadığı saldırı, saçmadığı nifak son 74 yıldır neredeyse kalmamıştır. FETÖ’nun, DEAŞ’ın, PKK’nın, YPG’nin, devşirilmiş siyasetçilerin sahipleri Brüksel-Washington hattındadır. ‘Artık yetti’ diyoruz. Gözümüzün içine baka baka sırtımıza hançer yemeye sabır ve tahammülümüzün kalmadığını cümle aleme haykırıyoruz.
HUKUK GARABETİ: 7 Ekim 2023’te başlayan İsrail saldırılarına eşzamanlı olarak Türkiye’ye yönelik terör kartı devreye sokulmuş o günden bugüne 31 vatan evladı şehit edilmiştir. DEM’cilerin TBMM’de bulunmaları adalet ve hukuk garabeti, siyaset ve demokrasi ayıbıdır. Hiçbir terörist veya yandaşı TBMM’de barınmamalı, tutunmamalıdır.
SINIR GÜVENLİĞİ ÖNERİSİ: Sayın Cumhurbaşkanı’mız başkanlığında toplanan güvenlik toplantısında alınan kararları desteklemekle birlikte Irak’ın kuzeyindeki dağlık bölgeyi içine alacak şekilde, bu ülkeyle koordineli ve karşılıklı uzlaşmayla, süresi belirlenmiş ve derinliğine 60 kilometreye kadar inen buradan Hatay’a kadar uzanacak ‘Türkiye’nin Güvenlik ve Geleceği İçin Huzur Hattı’ kurulmalı, bu hattın içine sinek bile sokulmamalıdır.
‘Biz vatanın derdindeyiz’
AYM BAŞKANI’NA TEPKİ: ‘Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamamanın gerekçesi olmaz’ diyen Bay Zühtü’ye (Arslan) sormak isterim ki, acaba şehitlerimizin dökülen kanlarının gerekçesini, feryat figan eden analarımızın gözyaşlarını izah edecek yürek sende ve senin gibi düşünen diğer mahkeme üyelerinde var mıdır? Sen yanlış mahkeme kararının derdindesin, biz aziz vatanın derdindeyiz.
DERHAL OKUNSUN: Mahkum Can Atalay’la ilgili kararın da TBMM’de derhal okunmasını istiyoruz. Altını çizerek açıklıyorum, önümüzdeki yeni sürecin bir sonucu olarak, ayrıntılı bir bölücülükle mücadele stratejisi hazırlanmalı, mutlaka uygulanmalıdır.