Burhan Felek’in gözüyle Gelibolu

Çanakkale Cephesi’nin izlerini kadrajlayarak 108 yıllık tarihi zaferin nasıl kazanıldığını gözler önüne seren gazeteci Burhan Felek’in kendi ağzından anlattığı cephe hikâyeleri Milliyet’te.

11 Mayıs 1889’da İstanbul Üsküdar’da doğan ve 1910’da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olan Burhan Felek’in fotoğraf merakı, Çanakkale Savaşları’nda Karargâh-ı Umûmî fotoğrafçısı olmasının ve 1918’de profesyonel olarak Tasvîr-i Efkâr’da spor ve foto muhabirliği yapmasının önünü açar. 1. Dünya Harbi esnasında Başkomutanlık Vekâleti Karargâhı’nda Karargâh-ı Umûmî fotoğrafçısı olan Felek, Çanakkale Muharebeleri biter bitmez Gelibolu Yarımadası’na gönderilerek harp sahasını fotoğraflamıştı.

TSK’nın arşivinde

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin arşivinde bulunan “Çanakkale Fotoğrafları”nı ve “Harb-i Umumi Panoraması” adı ile Osmanlı sınırlarında Müdafaa-i Milliye Cemiyeti yararına satılan 6 ciltlik fotoğraf albümündeki tahliye sonrasını gösteren fotoğrafları Burhan Felek çekmişti.

Gazeteci Burhan Felek, Harb-i Umumi Panoraması’nda yayımlanan fotoğrafları çekme hikayesini şu sözlerle anlatıyordu: “Çanakkale Savaşları’nın bitiminden birkaç gün sonra beni foto Kenan ile birlikte Çanakkale cephesinin resimlerini çekmek üzere cepheye gönderdiler. Biz oraya gittiğimiz zaman Çanakkale tahliye edilmiş olmasına rağmen düşman gemileri her gün yarımadayı bombardıman etmekten vazgeçmiyordu. Karargâhtan çıktıktan bir müddet sonra öyle bir araziye vardık ki toprağın her karışı altüst olmuş halde idi. İlk önce Seddülbahir cephesine sevk ettiler. En zor mevziler orada idi. Her gün 80-100 zayiatla elde tutulabilen mevziler vardı. Belki milyonlarca liralık malzeme yerlerde yatıyordu.

İstihkâm subayı Fuat Bey bizi gece yatacağımız barakaya götürdü. Burası, Kirte sırtlarında askeri tahta barakaydı. 15 mil uzakta bir Fransız kruvazörü, sabah-öğle-akşam beş-on yaylım ateş ile bizim oraları bombardıman ediyordu. Maksatları, giderken bıraktıkları silah ve malzemeyi, patlatamadıkları lağımları uzaktan atışlarla patlatmaktı. Onun için Fuat Bey bize, ‘Bastığınız yerlere dikkat ediniz’ dedi. Beni bu cephe ziyaretinde en çok etkileyen şeyler 24’lük bir topun orta yerinden bıçakla kesilmiş gibi kırılmış olması, siperlerin birbirlerine yakınlığı ve bazı siperler önünde yerde yatan düşman cesetleri idi.

Ondan sonra düşman siperleriyle bizim siperlerin hallerini olduğu gibi çektik. Seddülbahir cephesinde bizim yalnız silâh, cephane, malzeme fakirliğimiz değil, içecek suyumuz bile yoktu. Halbuki müttefiklerin bilhassa umumi helaların bulunduğu temizlik çukurları vardı. Benim Çanakkale’de edindiğim intiba, düşmanın burada iyi teçhiz edilmiş, iyi korunmuş, iyi beslenmiş ve iyi ikmal edilmiş olduğu idi. Gerek Seddülbahir’de, gerek Arıburnu’nda bir takım gemilerin batmış olduğu gözümüze çarptı. Bunlar düşman tarafından kullanılmak üzere içini görmek için içerisi çimento doldurulup, isteyerek batırılmış gemilerdi. 

Bir gece, istihkâm deposu olan, iki metre kadar toprak altında depo kumandanı Binbaşı Tahsin Bey’in zeminliğinde özlediğim fasulye pilakisi yerken bombardıman başladı. Tahsin Bey, ‘Efendim, bizi böyle sabah akşam rahatsız ederler. Münasebetsiz adamlar!’ diye lâtife etmişti.”

Burhan Felek, 1969’da 45 yılı dolduran fıkra yazarlığını 192’de ölümüne kadar Milliyet’te sürdürdü. Özellikle Pazar günleri Recebin Kahvesi adlı köşesinde yazdığı mizah yazıları ile de beğeni topladı. 1974 yılında kendisine Şeyh-ül Muharririn unvanı verildi. 

‘O zaman ki fotoğrafçılık’

“Çektiğimiz resimler 1915 yılının sonlarında harp sahasında 10X15 boyunda bir makine ile cama çekilmiştir. Bu makine çift klişeli 6 şasesi ile 2 buçuk kilo gelirdi. Dış kutusu da ayrı. Karanlık oda bulmak mümkün olmadığından geceleri ancak yeni cam koyarak işe başlardık.

Böylece orada kaldığımız bir hafta zarfında ancak 70-80 kadar klişe çekebilmişizdir. 58 yıl önce çektiğim bu resimlerin hepsi cama çekilmiş direk kopyalardır. Belki de bu eski fotoğraf serisinin Çanakkale Harbi’nin yıl dönümü münasebetiyle yayınlanmasının bir sebebi de o zamanki dar imkânlarla neler yapılabildiğini göstermektir..”

Zigin Deresi gerisinde tahrip edilmiş 7.5’luk düşman topu.

Yorum yapın

bursa escort kocaeli escort izmit escort escort bursa ankara escort pendik escort tuzla escort
bursa escort kusadası escort davutlar escort gorukle bursa görükle escort bursa bayan escort tuzla escort
bursa escort bursa merkez escort bursa ucuz escort
izmit escort kocaeli escort
bursa escort görükle escort
görükle escort bursa escort bayan bursa merkez escort bursa sınırsız escort bursa otele gelen escort
paribahis ataşehir escort casibom casibom casibom casibom jojobet jojobet jojobet jojobet pin up cratosroyalbet casinolevant bets10 betebet setrabet marlabet marlabet tümbet 1xbet matbet dinamobet betcup betpark vevobahis pasacasino meritking bwin yeni giris bahisnow bahisnow kulisbet bahislion betsmove mobil giris
kocaeli escort escort bayan yahya kaptan escort darıca escort gebze escort gölcük escort izmit escort kocaeli escort bayan izmit escort bayan izmit sınırsız escort izmit eve gelen escort izmit anal yapan escort izmit otele gelen escort
bursa escort
yalova escort
escort ankara
mobil bahis bursa escort bursa escort bayan bursa escort görükle escort bursa escort bayan bursa ucuz escort grandpashabet adana escort betwoon mariobet paribahis tipobet